Amortismana Tabi İktisadi Kıymetlerin bilindiği üzere kanunla öngörülen bir faydalı ömürleri mevcuttur.(Vergi Usul Kanunu –VUK- Md. 315)
Şahsına münhasır olmak üzere, tüm serbest meslek erbabı olan gerçek kişiler, faaliyet gösterdikleri süre içinde Anayasanın da teminat altına aldığı biçimde(AY-73.Md.) kazandıkları ölçüsünde vergi vermekle mükelleftirler.
Burada altını çizmek istediğim ise, tabi ki bu mevzuu değil... Ve fakat ayrıcalıklı, hakkında, daha önce büyüklerimizin ve muhasebe meslek insanlarının tabi olduğu en üst Birliğimizin de(TÜRMOB) aslında işaret ettiği bir konu: Beyin Amortismanı…
Özellikle serbest meslek erbabı insanları, elbette faaliyetlerini devam ettirdikleri süre içinde, bedensel ve zihinsel bir yıpranmaya maruz kalmaktalar.
Oysa ki, bu durum hiç yasa koyucular tarafından indirim unsuru olarak dikkate alınmaz. Gelir Vergisi Kanunu Md. 65 bu işleri yapan meslek erbabı insanların faaliyetlerinin, “sermayeden ziyade şahsi mesaiye” dayandığını ifade etmektedir.
Şahsi mesai. Yani, şahsi yıpranma...
Peki bu durum, serbest meslek işini yapanlar için, “bizzat kendi mesaileri, kendi yıpranmaları yoluyla kazanç elde ettiklerinden...” hem bedensel ve hem de onun da ziyadesinde zihinsel bir yıpranmayı işaret etmiyor mu?
Beyinsel bir yıpranmanın olduğunu kabul ediyorsak, beyinsel bir amortismanı da beraberinde görmemiz gerekir.
O halde, “işletmelerin kazanç elde etmek için edindikleri makine, demirbaş, otomobil, bina gibi varlıklar için nasıl amortisman gideri yazma imkanı varsa, serbest meslek erbabı için de ‘beyin amortismanı’ yoluyla vergide indirim imkanı tanınmalı.”
Saygılarımla.14/05/2018
Kaynak:
Hürriyet | Ahmet Karabıyık