Bağımsız Denetim Kuruluşları ve Bağımsız Denetçilerin Sorumlulukları konulu makaleye başlarken ilk önce bağımsız denetim, bağımsız denetim kuruluşları ve bağımsız denetçiden bahsetmek istiyorum.
Bağımsız denetim: Finansal tablo ve diğer finansal bilgilerin, finansal raporlama standartlarına uygunluğu ve doğruluğu hususunda, makul güvence sağlayacak yeterli ve uygun bağımsız denetim kanıtlarının elde edilmesi amacıyla, denetim standartlarında öngörülen gerekli bağımsız denetim tekniklerinin uygulanarak defter, kayıt ve belgeler üzerinden denetlenmesi ve değerlendirilerek rapora bağlanmasını,
Bağımsız denetim kuruluşu: Kurumca bağımsız denetim yapmakla yetkilendirilen ortakları yeminli mali müşavirlik ya da serbest muhasebeci mali müşavirlik ruhsatını almış meslek mensuplarından oluşan sermaye şirketlerini,
Bağımsız denetçi: Bağımsız denetim yapmak üzere, 01/06/1989 tarihli ve 3568 sayılı Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanununa göre yeminli mali müşavirlik ya da serbest muhasebeci mali müşavirlik ruhsatını almış meslek mensupları arasından Kurum tarafından yetkilendirilen kişilerini,
ifade etmektedir.
Bilindiği üzere; Kamu Gözetimi Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu (KGK) tarafından 26.12.2012 tarihli ve 28509 sayılı Resmi Gazete ‘de yayımlanan “Bağımsız Denetim Yönetmeliğinin” Denetim Kuruluşlarının Yetkilendirilmesi başlıklı 13’üncü maddesinin 6’ncı fıkrasında;
Denetim kuruluşları, denetim yetkisini nitelikleri 28’inci maddede belirlenmiş olan, kuruluş adına denetim raporu imzalamaya yetkili sorumlu denetçileri eliyle ve bunların sorumluluğunda kullanır. Bu sorumluluk, denetim kuruluşunun ve kilit yöneticilerinin sorumluluğunu ortadan kaldırmayacağı,
Denetim Ekipleri başlıklı 27’nci maddesinde; (1) Mevzuat uyarınca sadece denetim kuruluşları tarafından yapılması gereken denetimler, işin gerektirdiği sayı ve nitelikte denetçiden oluşan denetim ekipleri tarafından gerçekleştirilir. Denetim ekipleri, denetlenen işletmenin büyüklüğü, faaliyetleri ile tabi olduğu düzenlemelerin özelliği ve benzeri hususlar dikkate alınarak denetimi Kurum düzenlemelerine uygun bir şekilde gerçekleştirebilecek yetki, bilgi, beceri ve tecrübeye sahip olan yeterli sayıda denetçiden oluşturulur.
Ancak denetim ekipleri üç denetçiden az olamaz. Denetim ekiplerindeki sorumlu denetçi ve belirlenen diğer kademeler için en az birer yedek denetçi belirlenir. Yedek denetçiler yerini aldıklarının sorumluluklarını üstlenebilecek nitelikte olmalıdır. Denetime tabi işletmelerin özellikleri itibarıyla, Kurum tarafından farklı asgari denetçi ve yedek denetçi sayıları belirlenebileceği,
(4) Denetim ekipleri, denetimlerini sorumlu denetçinin gözetim ve idaresi altında gerçekleştirileceği,
Mesleki sorumluluk Sigortası başlıklı 33’üncü maddesinde; (1) Denetim kuruluşlarının ve denetçilerin, üstlendikleri ilk denetim işiyle birlikte başlamak üzere, tüm denetimlerini kapsayacak şekilde mesleki sorumluluk sigortası yaptırmaları şart olacağı,
Denetimlerde Sorumluluk başlıklı 44’üncü maddesinde de;
(1) Denetim raporlarının TDS’ye aykırı olması ile bu raporlardaki bilgi ve kanaatlerin yanlış, eksik ve yanıltıcı olması nedeniyle doğabilecek zararlardan, denetim kuruluşları ve denetçiler ayrı ayrı hukuken sorumlu olacağı,
(2) İdari yaptırımlar, mevzuata aykırılıkları tespit edilen denetim kuruluşları ve denetçiler hakkında uygulanır. Kurumca gerekli görülen hallerde, denetim ekiplerinde görevlendirilen ve işlem ve eylemleriyle mevzuata aykırılığa neden olan denetçiler hakkında da yaptırım uygulanacağı,
(3) Denetim ekiplerinde, denetçi olarak görevlendirilenler dışında, denetime yardımcı olmak üzere yer alan kişilerin sebep olduğu mevzuata aykırılıklardan, idari yaptırımlar bakımından bu kişiler değil, gözetiminde çalıştıkları denetim kuruluşları ve denetçiler sorumlu tutulur. Denetime yardımcı olmak üzere yer alan kişilerin genel hükümler, bağımsızlık, tarafsızlık ve sır saklama yükümlülüklerinden doğan sorumluluk halleri saklılığı,
hükümlerine açıkça yer verilmiştir.
Sonuç olarak, Denetim kuruluşlarına veya denetçilere 33’üncü madde de belirtilen mesleki sorumluluk sigortasının yaptırılmaması, hallerinde uyarı yaptırımı uygulanmaktadır.
Denetim raporlarının TDS’ye aykırı olması ile bu raporlardaki bilgi ve kanaatlerin yanlış, eksik ve yanıltıcı olması nedeniyle doğabilecek zararlardan, denetim kuruluşları ve denetçiler ayrı ayrı hukuken sorumludurlar.
Denetim ekiplerinde, denetçi olarak görevlendirilenler dışında, denetime yardımcı olmak üzere yer alan kişilerin sebep olduğu, mevzuata aykırılıkları tespit edilen denetim kuruluşları ve denetçiler hakkında uygulanır. Kurumca gerekli görülen hallerde, denetim ekiplerinde görevlendirilen ve işlem ve eylemleriyle mevzuata aykırılığa neden olan denetçiler hakkında da idari yaptırım uygulanır.
Denetim ekiplerinde, denetçi olarak görevlendirilenler dışında, denetime yardımcı olmak üzere yer alan kişilerin sebep olduğu mevzuata aykırılıklardan, idari yaptırımlar bakımından bu kişiler değil, gözetiminde çalıştıkları denetim kuruluşları ve denetçiler sorumlu tutulurlar.
Denetim kuruluşları ticari defterlerini, düzenlenen denetim raporlarını elektronik, manyetik ve benzeri ortamlarda tutulanlar dâhil olmak üzere denetim çalışmalarına ve kalite kontrol sistemine ilişkin her türlü belgeyi ekleriyle birlikte on yıl süreyle saklamak zorundadır.
Denetim kuruluşları ve denetçiler, birinci fıkra kapsamında saklanması zorunlu tutulanlarla birlikte Kurum tarafından görevlendirilenlerce talep edilen her türlü bilgi ve belgeyi ibraz etmek, gerektiğinde görevlilere bunların birer örneklerini vermek ve incelenmesine uygun ortam sağlamakla yükümlüdür.
Her bir denetim çalışmasına ilişkin, elektronik, manyetik ve benzeri ortamlarda tutulanlar dâhil olmak üzere, tüm belgelerin ekleriyle birlikte denetim dosyası haline getirilmesi zorunludur. Denetim dosyalarının denetim sırasında oluşturulması esastır.
Ayrıca, Denetim kuruluşları ve denetçiler;
Sicil bilgileri dâhil olmak üzere Kuruma daha önce bildirilmiş her türlü bilgide meydana gelen değişiklikleri takip eden günden itibaren en geç 10 gün içinde,
Denetim sözleşmelerini ve diğer hizmetlere ilişkin sözleşmelerle ilgili olarak Kurum tarafından istenecek bilgileri imza tarihini takip eden günden itibaren en geç 10 gün içinde,
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 399’uncu maddesi uyarınca görevden alma ve sözleşmenin feshine ilişkin işlemleri işlem tarihini takip eden günden itibaren en geç 10 gün içinde,
Mesleki sorumluluk sigortası poliçesini düzenlenme tarihini ve poliçe ve sigorta şirketindeki değişiklikleri takip eden günden itibaren en geç 10 gün içinde,
Son takvim yılına ait gelirlerini Kurumca belirlenen şekle uygun olarak Mayıs ayının on beşinci gününün sonuna kadar,
Diğer bildirimler ile Kurumca istenecek diğer bilgileri mevzuatta belirtilen süre ya da Kurumca verilecek süre içerisinde,
Kamu Gözetimi Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumuna bildirmek zorundadır.
Diğer taraftan, Denetim kuruluşları ve denetçiler 6102 sayılı Kanun uyarınca yaptıkları denetimlerde aşağıdaki yükümlülüklerini de yerine getirmesi gerekir.
Denetim sonuçlarını, 6102 sayılı Kanuna ve bu Bağımsız Denetim Yönetmeliğine uygun şekilde raporlayıp sunmak, denetim faaliyeti ve sonuçları konusunda genel kurula açıklamalarda bulunulması
6102 sayılı Kanunun 378’inci maddesi uyarınca gerekli hallerde riskin erken saptanması ve yönetimi komitesinin kurulmasını önermek, böyle bir sistem varsa bunun yapısı ve uygulamalarını açıklayan ayrı bir rapor düzenleyerek denetim raporuyla birlikte yönetim kuruluna sunulması,
6102 sayılı Kanunun 399’uncu maddesinde belirtilen denetçilerin seçimi, görevden alınması ve sözleşmenin feshine ilişkin hükümlerine uyulması,
Denetim sözleşmesinin feshi halinde, fesih tarihine kadar elde ettiği sonuçları 6102 sayılı Kanunun 402’nci maddesine uygun bir rapor haline getirerek genel kurulun bilgisine sunulması,
Bağımsız denetime ilişkin olarak 660 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ve ikincil mevzuat düzenlemeleri dışındaki 6102 sayılı Kanun ve ilgili mevzuatında öngörülen diğer yükümlülükleri yerine getirilmesi,
gerekmektedir.
Diğer taraftan; Bağımsız Denetim Kuruluşları ve Bağımsız Denetçiler, sorumluluklarını, yasal yetkilerini kullanarak yerine getirir.
Bağımsız denetçinin yasal yetkilerinin genelde dört ana başlık altında söz etmek doğru olacaktır.
Bağımsız denetçinin denetim görevine atanması sırasında yapılan denetim sözleşmesine bağlı çevreden doğan yetkiler,
Denetim çalışması sırasında denetlediği işletmede önemli gördüğü her türlü veriye doğrudan ulaşabilmesi yetkisi,
Denetlediği işletmenin yöneticileri, danışmanları ve formal ilişki kurduğu noktalardan açıklama isteme yetkisi,
İşletmenin düzenlediği her türlü toplantıya katılabilme, toplantı çağrılarını ve raporlarını edinme yetkisidir.
Yetkilerin kullanımında gelenekler, meslek kuralları ve yasaların gözettiği sınırlamalar, gerek bağımsız denetçinin, gerek bağımsız denetim mesleğinin ve gerekse kamu yararının gerekleri olarak yürürlüktedir.
Bu nedenle; bağımsızlık, bütünlük ve tarafsızlık kurallarına uyularak, mesleki kurumsallaşmanın oluşturduğu ve geliştirdiği mesleki ve teknik standartları gözetilerek, kamuya, müşteri işletmelere ve meslektaşlara sorumluluk taşınarak yürütülür.
Bağımsız denetçiye toplumun verdiği bir diğer görev de, finansal tablolar denetimi dışındaki inceleme hizmetleridir. Bu hizmetler içinde iç kontrol faaliyetleri, mevzuata ve sözleşmelere dayalı işler, finansal tablolara ilişkin tamamlayıcı bilgi tabanını oluşturma ve yatırım analizleri başlıca alanları oluşturmaktadır.
Finansal tablo denetimi dışında sayılan bu tür hizmetlerin yalnızca genel kabul görmüş denetim standartları çerçevesinde sürdürülmesi mümkün olmadığından, yeni inceleme standartlarının, dolayısıyla yeni ve farklılaşan sorumluluk alanlarının meydana gelmesi gündemdedir.
Bu tür incelemelerin ötesinde, özellikle vergilendirme ve yönetsel danışmanlık hizmetleri ile ilgili çerçevelerin bağımsız denetçiye de sorumluluklar yüklemesi de artık doğal olarak görünmektedir.
Toplumsal beklentilerin bağımsız denetçiye finansal bilgilerin güvenilirliği konusunda güvence vermeye yönelik yeni roller ve sorumluluklar tanınmaya başladığı ve beklentilerin giderek somutlaştığı aşikârdır.
Bağımsız denetçinin faaliyet kapsamına bağlı olarak sorumlulukları genişledikçe denetim riskinin ölçülmesi ve en aza indirilmesine olan ilgisi de, doğal olarak gelişmektedir.
Bağımsız denetçinin mesleki sorumluluklarının başında iş gördüğü ortamın beklentilerine uygunluk nitelik ve türde bağımsız denetim hizmeti vermekten gelir.
Bağımsız denetçinin gelişen mesleki sorumluluklarının temelinde yanlışlıkların araştırılması yer almaktadır. Yanlışlıkların gözden geçirilmesinde ise özellikle kasıtlı düzensizlikler ve hilelerin ortaya çıkartılmasını sağlayacak mesleki önlemlerin yürürlüğe konulması büyük önem kazanmaktadır.
Makale ilk olarak 23 Mayıs 2015 itibari ile İKTİSADİ DAYANIŞMA HABER AJANSINDA YAYINLANMIŞTIR.
TIKLAYARAK ULAŞABİLİRSİNİZ...
YARARLANILAN KAYNAKLAR
Kamu Gözetimi Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu Bağımsız Denetim Yönetmeliği
3568 Sayılı Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu Bağımsız Denetçilerin Yetki ve Sorumlulukları Adlı Makale